9786255546173
386389

https://mail.marufkit54578.dokuzsoft.com/felsefenin-olumu-dusuncenin-kiyameti-1
Felsefenin Ölümü - Düşüncenin Kıyameti - 1
272.00
Düşüncenin Kıyameti, kıyamet kelimesine uygun olarak ikili anlam taşıyor: Birinci anlamıyla belli bir düşüncenin yani Batı felsefesinin
ölümü, ikinci anlamıyla da başka bir düşüncenin yani hikmetin dirilişini ifade ediyor. Birinci anlama yoğunlaşan bu ilk ciltte Nietzsche,
Heidegger, Buber, Levinas ve Derrida gibi önde gelen Batılı düşünürler sonrasında felsefenin yaşamsallığını kaybettiği alanlardan
bahsediliyor. Düşüncenin ve onu imal eden varlığın, varlığa varoluş imkânı veren Mutlak (Varlık) ile bağlarını yitirmesini hem
dilsel/kavramsal hem eylemsel/olgusal alanlardaki yansımasını tartıştıktan sonra mümkün yeni bir açılış yolunu göstermeyi
hedefliyor.
Açılış argümanından hemen sonra kimlik, dil ve şahitlik, a-teolojik başlıklı bölümlerde felsefeden geriye kalan çözülmemiş “varlık”,
“dil” ve “teoloji” (ilahiyat) sorunlarını, imajinatif biçimde yapılan kavramsal ve olgusal tanımlamalar, eşleştirmeler ve benzetmeleri
çözümleyip aşmaya girişiyor. İnsanın insanı, hayatı, dünyayı anlamlandırması onlarda verili anlamı çözümlemesiyle, yani üzerindeki
toz perdesini kaldırmasıyla hakikate yaklaşma imkânı, kitapta belirtilen her iki anlamıyla da düşüncenin kıyameti sayesinde
gerçekleşecektir.
Düşüncenin Kıyameti, kıyamet kelimesine uygun olarak ikili anlam taşıyor: Birinci anlamıyla belli bir düşüncenin yani Batı felsefesinin
ölümü, ikinci anlamıyla da başka bir düşüncenin yani hikmetin dirilişini ifade ediyor. Birinci anlama yoğunlaşan bu ilk ciltte Nietzsche,
Heidegger, Buber, Levinas ve Derrida gibi önde gelen Batılı düşünürler sonrasında felsefenin yaşamsallığını kaybettiği alanlardan
bahsediliyor. Düşüncenin ve onu imal eden varlığın, varlığa varoluş imkânı veren Mutlak (Varlık) ile bağlarını yitirmesini hem
dilsel/kavramsal hem eylemsel/olgusal alanlardaki yansımasını tartıştıktan sonra mümkün yeni bir açılış yolunu göstermeyi
hedefliyor.
Açılış argümanından hemen sonra kimlik, dil ve şahitlik, a-teolojik başlıklı bölümlerde felsefeden geriye kalan çözülmemiş “varlık”,
“dil” ve “teoloji” (ilahiyat) sorunlarını, imajinatif biçimde yapılan kavramsal ve olgusal tanımlamalar, eşleştirmeler ve benzetmeleri
çözümleyip aşmaya girişiyor. İnsanın insanı, hayatı, dünyayı anlamlandırması onlarda verili anlamı çözümlemesiyle, yani üzerindeki
toz perdesini kaldırmasıyla hakikate yaklaşma imkânı, kitapta belirtilen her iki anlamıyla da düşüncenin kıyameti sayesinde
gerçekleşecektir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.